Öğrenme Bilimi İlkeleri
Öğrenmenin Bilim İlkeleri, öğrencilerin daha iyi öğrenmelerine ve hatırlamalarına yardımcı olan bilim destekli stratejilerin ayrıntılarını içerir. Bu ilkeler sadece öğretmenler için değil, aynı zamanda öğrenciler için de gereklidir, çünkü daha iyi sonuçlar elde etmede etkili olan öğretim yöntemlerinin ve çalışma alışkanlıklarının nasıl geliştirileceğine dair tavsiyelerden oluşurlar.
Öğrenme Biliminin ana kuralları, bilişsel yük teorisi, aralıklı tekrar, geri çağırma uygulaması ve ikili kodlama teorisidir. Bilişsel yük teorisi, materyal daha küçük ve sindirilebilir parçalar halinde sunulduğunda öğrenme etkinliğinin daha yüksek olduğunu savunur. Aralıklı tekrar, hafızanın depolanmasında gerekli bilgiyle zaman içinde değişken aralıklarla yeniden karşılaşma sürecinin merkeziyetinden bahseder. Geri çağırma uygulaması, hafızayı güçlendirmek için geri çağırmanın etkisini kullanan bir tekniktir, yani bilgiyle ilgili nöronal bağlantıları güçlendiren hafızadan bilgiyi geri çağırmaktır. İkili kodlama teorisi, bilginin hem sözlü kelimelerle hem de resimlerle sunulması halinde öğrenilmesinin ve hatırlanmasının daha kolay olduğu fikridir.
Öğrenme bilimi bilgisinin öğretim metodolojilerini büyük ölçüde geliştirebilmesinin ana yollarından biri, öğretmenlere beynin bilgi işleme yeteneklerine en uygun ders planlarını tasarlamaları için rehberlik etmektir. Örneğin, öğretmenler öğrencileri daha önce öğrenilen konulara geri getiren sınavlar ve tartışmalarla geri çağırma pratiği ekleyebilirler. Ayrıca, tek bir oturumda öğrenmek yerine ders boyunca ana noktalara birden fazla kez bakarak aralıklı öğrenme yöntemlerini de dahil edebilirler, bu da öğrencilerin uzun vadeli kalıcılığını daha iyi destekler.
Öğrenme Biliminde Geri Bildirim çok önemli bir rol oynar çünkü öğrencilere performansları hakkında bilgi verir ve geliştirilmesi gereken alanları belirlemelerine yardımcı olur. Etkili bir geri bildirim zamanında, spesifik ve yapıcı olmalıdır; öğrencileri anlayış ve becerilerini nasıl geliştirebilecekleri konusunda bilgilendirmelidir. Örneğin, bir öğrencinin kompozisyonu hakkında gerçek zamanlı geribildirim veren bir öğretmen, öğrenciye iyi olduğu ve zayıf olduğu noktaları gösterebilir, bu da öğrencinin yazma becerilerini geliştiren belirli değişikliklere yol açar.
Kesinlikle, öğrenme biliminin kuralları sadece okullar için değil, aynı zamanda öğrenmeyi geliştirmek için iş eğitimi veya kendi kendine öğretim gibi diğer ortamlarda da kullanılabilir. Örnek olarak, mesleki gelişim sürecine dahil olan çalışanlar yeni bir yazılım uygulamasını aralıklı tekrar kullanarak öğrenebilirken, kendi kendine öğrenen bir kişi bilgilerini test etmek için bilgi kartları veya alıştırma sınavları gibi hatırlama alıştırmalarını kullanabilir ve böylece yeni becerilerin kalıcılığını ve uygulamasını artırabilir.