Okullarda Maker Hareketi
Okullardaki Maker Hareketi, yapma, yaratma ve deneme yoluyla uygulamalı öğrenmeye öncelik vermenin yanı sıra bunu teşvik eden bir harekettir. Temel olarak yaratıcılık, problem çözme ve ekip çalışmasına odaklanır ve genellikle öğrencilerin ilgisini çekmek ve karmaşık kavramları kolayca anlamalarını sağlamak için 3D yazıcılar, robotik ve el sanatları araçlarını kullanır.
Maker Hareketinin en önemli amaçları okullarda yaratıcılığı geliştirmek, eleştirel düşünmeyi desteklemek ve öğrenciler arasında işbirliğine dayalı öğrenmeyi teşvik etmektir. Hareket, öğrencilerin somut projeler üretmesi yoluyla inovasyon, problem çözme ve dayanıklılık gibi becerileri geliştirmeyi amaçlamaktadır. Örneğin bir okul, öğrencilerin fen projeleri için prototipler tasarlayıp inşa edebilecekleri ve böylece bilimsel ilkeleri çok daha iyi anlayabilecekleri bir maker alanı kurabilir.
Maker Hareketi, teorik bilginin tamamlayıcısı olarak pratik ve deneyimsel öğrenme fırsatları sunarak geleneksel müfredatla birleşir. Örneğin öğretmenler matematik, fen ve sanat alanlarında maker projelerini kullanarak öğrencilerin kavramları gerçek hayat simülasyonlarıyla uygulamalarını sağlayabilir. Açılarla ilgili bir matematik dersi için pratik bir durum, öğrenci takımlarının bir lazer kesici ile şekiller tasarlamaya ve yapmaya katılmaları ve böylece uygulamalı yaklaşımla öğrenmelerini güçlendirmeleri olabilir.
Okullarda Maker Hareketi devrimini yürütmek, çoğunlukla 3D yazıcılar, robotik kitler, elektronik, sanat malzemeleri ve tasarım ve programlama için bilgisayar yazılımı gibi araçlarla donatılmış maker alanları gibi kaynaklarla mümkün olabilir. Diğer bir gereklilik ise eğitimcilerin maker projelerini etkin bir şekilde nasıl kolaylaştıracakları konusunda eğitime erişimlerinin sağlanmasıdır. Okullar ayrıca, malzeme ve uzmanlık sağlamak için ticari işletmeler veya kar amacı gütmeyen kuruluşlarla işbirliği yapma olasılığıyla da ilgilenebilir ve böylece öğrenciler için tüm maker deneyimini zenginleştirebilir.
Maker Hareketi, uygulamalı katılım ve öğrenmeyi sahiplenmeyi benimseyerek öğrencilerin sürece dahil olmalarına ve daha iyi öğrenmelerine yardımcı olmaktadır. Yapımla ilgili pratik faaliyetlere katılan öğrencilerin daha yüksek duygusal motivasyona, kinestetik yaratıcılığa ve ekip çalışmasına sahip oldukları araştırmalar tarafından belirtilmektedir. Nitekim, üretim yoluyla proje yapımını kullanan öğrencilerin STEM alanlarına ilgi duyma olasılıkları daha yüksektir çünkü daha önce karamsar bir ortamda yapmanın mutluluğu ve işbirliğine dayalı problem çözme ile karşılaşmışlardır.