Dağıtılmış Biliş
Dağıtılmış biliş, bilişsel süreçlerin insanlar, araçlar ve yerler arasındaki işbirliğine vurgu yapan bir anlayış modelidir. Bilginin nasıl oluşturulduğu ve kullanıldığını şekillendirmede sosyal ve maddi bağlamların önemini vurgular ve sonuçta öğrenme ve problem çözme süreçlerini etkiler.
Bireyler, paylaşılan temsiller ve bilişsel işlemeye olanak tanıyan insanların dışındaki araçlar veya ortamlar dağıtılmış bilişin temel unsurlarıdır. Örneğin, ekip tabanlı bir faaliyette, katılımcılar verilerini ve beyin fırtınalarını ortak bir belge ve dijital araçlar üzerinde bolca aktarır ve bu da anlama ve karar verme süreçlerini sürekli olarak yoğunlaştırır.
Dağıtılmış bilişi geleneksel bilişsel teorilerden farklı kılan şey, sadece içsel zihinsel süreçlerden ziyade bireylerin çevreleriyle nasıl ilişki kurduklarına odaklanmasıdır. Geleneksel teoriler sadece zihnin bilişteki rolüne odaklanabilir, ancak dağıtılmış biliş, sosyal etkileşimler ve teknoloji gibi düşünme ve öğrenme süreçleri üzerinde etkisi olabilecek harici eserler gibi faktörleri de içerecek şekilde bağlamı genişletir. Örnek olarak, matematik sorularının çözümünde bir hesap makinesinin işlev görmesi, kullanıcının bilişsel yükünün bir kısmını hesap makinesine yükler.
Disiplinler arası bilişsel yaklaşımlar, eğitim, tasarım ve sağlık gibi birçok alanda halen yaygın olarak kullanılmaktadır. Eğitimde, akran etkileşimleri ve teknoloji kullanımı, işbirlikçi öğrenmeyi anlamaya yardımcı olacak şekilde kullanılmaktadır. Örneklerden biri, bir cerrahi ekibin iletişim kurduğu ve bilişsel işlerin ekip üyeleri arasındaki dağılımını daha etkili hale getirmek ve hastaların daha hızlı iyileşmesini sağlamak için hepsinin paylaştığı araçları kullandığı demyers-bilimsel tigerbars'tır.
Ekiplerde dağıtık biliş uygulanırken karşılaşılan sorunlar arasında örneğin iletişim engelleri, farklı uzmanlık seviyeleri ve ortak araçlar kullanılırken ortaya çıkabilecek yanlış anlamalar yer almaktadır. Bununla birlikte, birlikte çalışma veya bilişsel görevleri paylaşma konusunda deneyimi olmayan ekip üyelerinin de verimsizliğe ve hayal kırıklığına yol açabileceğini unutmamak önemlidir. Buna iyi bir örnek olarak, uzaktaki bir ekibin zaman dilimi farklılıkları ve teknoloji sorunları nedeniyle zor zamanlar geçirebileceği ve bunun da işbirliğini etkisiz hale getireceği verilebilir.